Birbirini Tamamlayan Zıt Eylemler
İyilik ile kötülük aslında göreceli bir durumdur, bir olayın iyi yada kötü olarak tanımlamak için, bu eylemlerin gelecekteki etkileri ve bize dönüşü olan sonuçlara göre yargılamamız gerekir. Biz insanlar realitedeki gördüğümüz olayları kendi bencilliğimize göre yargılarız ve hemen kesin bir sonuç sunarız kendimize.
O zaman gerçekte kötü ve iyilik sadece bize göre şekilleniyor ise buna net bir şekilde iyi veya kötü olarak bakamayız, iki zıt faktörün aslında birbirlerini tamamlayan bir sistem olduğunu düşünebiliriz, bir yönden olaya Determinist (Kadercilik) bakış açısıyla bakabiliriz, aslında iyilik ve kötülüğün doğadaki nötr güçler olduğu kanaatinede varabiliriz, bunları biz yada toplumlar kendi kültür ve egolarına göre yargılar.
Kesin bir yargıda bulunamadığımız bu iki zıt faktör, doğal süreçte olay örgülerine göre birbirlerini tamamlar ve her inancın temelinde yine iki zıt kutuptan doğan bir realite düzeninin olduğunu görmekteyiz.
Peki sadece iyilik olduğu kanaatine vardığımızı bir düşünün, her oluşan olay neticede bir tarafa iyilik etmektedir. Yada kendine bu olayın kötülük ettiğini düşünen kişi yukarıda verdiğimiz örnekte;
''İyilik ile kötülük aslında göreceli bir durumdur, bir olayın iyi yada kötü olarak tanımlamak için, bu eylemlerin gelecekteki etkileri ve bize dönüşü olan sonuçlara göre yargılamamız gerekir.'' bizi birazda olsa gerçek netliğe yakınlaştırıyor.