Kendime Engel Olamıyorum

Kısır bir döngü…

Hayat yolumuzda bazen hep aynı karmaşık duygular içerisinde dolanıp dururuz... Bunun farkına bile varmadan bocalayıp çıkış yolu ararız kendimize. Fakat ufak bir çemberdir bizi etrafında kelebek gibi döndüren.  En çok takıldığımız ve kafamızda büyüttüğümüz tek olay veya “O” konudan ibarettir. Hepimiz için farklı bir durumdur bu… Kimi kendisinde beğenmediği bir kusuru görür ve onu besler, kimi sevgi ve ilgiyi birine bağlamış ve mutluluğun ondan geleceğini sanarak o duygu için bocalar, kimi de sorunlu bir kişiyi alıp onu değiştireceğini sanarak aynı çıkmaz yörüngede döner durur. Düşünsene; bir hayatın var ve hep aynı hatayı yapıp aynı karmaşanın içerisindesin. Çıkış yolu yok! Her gün aynı kaos içinde ve aynı hırsla çabalıyorsun. Fakat bir türlü ilerleyemediğin bir yol bu... Tıpkı Çinli sanatçılar Sun Yuan ve Peng Yu tarafından tasarlanan “Can't Help Myself'' (Kendime Engel Olamıyorum) isimli eserde, camekan bir alanda bulunan robot, etrafına yayılan kana benzeyen sıvıyı sürekli merkeze doğru paspaslıyor. Robot kendini izleyenlere o garip ve hüzünlü hissi en derinden hissettiriyor. Asla bitiremediği, yapmaktan da geri duramadığı o sıradanlık ve boş çaba… Belki tek yapması gereken sorunun çözümsüzlüğünü farkına varıp kangren olan olayı, duyguyu kökten kesip hayatından çıkarmak. 

Hayatımızın bizi hep aynı alanda sınaması, belki bizim biraz daha takıntılı ve düz mantık bakmamızdan dolayı olabilir. Daha cesur ve risk alıp sıradanlıktan çıkamadığımız için bu durumlar sürekli bizim başımıza geliyor olabilir. Konfor alanı dediğimiz alışılmış bir hayat ve bize biçilen rol, verilen görev neyse onu kabullenip devam ediyoruz. Bunun bize vereceği ödülde, cezada kendi büyüklüğü kadar olduğunu da unutmamak gerekir. Buradaki robot kendine çizilen yazılımın dışına çıkmayı denese belki de kısa devre yapacak ve tamamen yok olacak ama belki de değiştirdiği yön ile bu kaostan tek seferde kurtaracak kendini, yeni bir yol bulacak. İşte mesele o cesaretli kararı verebilmek; belki de hayat çizgimizin yolunu değiştirecek çok önemli yapı taşı olacakken biz yine risk almaktan korktuğumuz ve bir sonraki hamleyi merak bile etmediğimiz için bunu göze alamıyoruz. Hatta ne kadar çok söylensek te o kolay yolu, güven alanımız olarak belirlediğimiz için ondan vazgeçemiyoruz. Kim olacağımızı, nerede duracağımızı ve içimizdeki üstün yetenekleri ortaya çıkartmak için; bize yardımcı olacak o gücü bulabilmek gerekiyor. Bunun için sonucuna gidemediğimiz sorunları, olayları ve kişileri hayatımızdan söküp atmak, farklı yollar keşfetmek ve çok çaba sarfederek kesip atmak gerektiğini unutmadan yola devam etmeliyiz. 

Bazen de kitlenip kaldığımız bu çıkmazlar, duygular, arkadaşlık ve ilişkiler ruhumuza demir atmıştır. O demirler ruha, zihne ve bedene set gerer ve engel olur! Bu durumdan nasıl çıkacağını öğrenemezsen hayat boyu onun kölesi ve öğrencisi olursun. Helalleşmediğin, bırakamadığın her ne var ise bırakman gereken yerde onu bırakmaya çalış. Çalış ki sana her zaman aynı ilk gün gibi acısını, sıkıntısını tekrar tekrar yaşatmasına izin verme. Sen O durumdan, O kişiden, O olaydan, O durumdan alman gereken dersi mesajı al ve yoluna bak. Yoluna çıkacak güzelliklere kucak aç. Ve o kısır döngüde karamsarlıktan çık kurtul!